Özkök’ün projesi Ahmet Hakan, köşesinde ‘Yandaş medya Tayyip Erdoğan ne derse onu yazıyor, Tayyip Erdoğan neyi savunursa onu savunuyorlar’ diyor.
Bunu da padişah ve dalkavuk fıkrası ile anlatıyor. Burada ‘padişah’ Tayyip Erdoğan, ‘dalkavuk’ ise yandaş medya oluyor.
Ahmet Hakan, dalkavuk ilan ettiği ‘yandaş medya’nın Tayyip Erdoğan’ı destekleyen haberler ve yazılar yazmasından rahatsız olmuş.
Bir fıkra ile ‘yandaş medya’ya gazetecilik dersi veriyor.
Peki, nasıl bir gazetecilik bekliyor Ahmet Hakan bu dalkavuklardan?
Ahmet Hakan, abisi Ertuğrul Özkök’ü yirmi yıl yönettiği kendi gazetesi Hürriyet mi örnek almalarını istiyor?
Peki, Hürriyet nasıl bir gazetecilik yapıyor?
Bir iki örnek ile hatırlayalım, belki abisi Ertuğrul Özkök’ün yediği naneleri unutmuştur Ahmet Hakan.
Nelson Mandela için ‘Çirkin Afrikalı’ diye manşet atan Hürriyet’i mi örnek alsınlar?
Siyahlara karşı ayrımcılıkla mücadelenin simgesi olan Nelson Mandela için Hürriyet gazetesi ‘Çirkin Afrikalı’ manşetini atmıştı.
Gazetede ‘Çirkin Afrikalı’ manşeti ile verilen habere Mandela’nın 1986 yılında verilmeye başlanan Atatürk Barış Ödülü’nü, Türkiye’de Kürtlere yapılan ayrımcılığı gerekçe göstererek reddetmesi konu edilmişti.
Gazete bununla da yetinmeyip siyahî lidere, ‘zenci’ demeyi tercih etmişti. Manşetten verilen haberin ara başlıklarında ise tırnak içerisinde ‘PKK ile bağlantısı var’ ve ‘Para az geldi’ ifadeleri yer almıştı.
Ahmet Kaya’ya ‘Vay şerefsiz’ diye manşet atan Hürriyet’i mi örnek alsınlar?
Ahmet Kaya, ”Ben üç tane şerefsizin yüzünden ülkemde arabama bile binemedim” demişti ama Hürriyet gazetesi bu sözleri ‘Şerefsizlerin ülkesinden arabamı bile alamadım’ diye manşete taşımıştı.
Ardından Ahmet Kaya’nın PKK bayrağı önünde çekilmiş bir fotoğrafı ile ‘Ayıp ettin gözüm’ manşeti yayınlandı, fotoğrafın montaj olduğu, Kaya’nın öyle bir poz vermediği ortaya çıktı.
Dink’i hedef gösteren haberi manşet yapan Hürriyet’i mi örnek alsınlar?
Agos Gazetesi, Sabiha Gökçen’in 1915 katliamından kurtulan Ermeni çocuklardan biri olduğunu yazmıştı. 6 Şubat 2004’te yayımlanan bu haber, 15 gün sonra Hürriyet Gazetesi’nde ‘Sabiha Gökçen’in 80 yıllık sırrı’ başlığıyla manşet olmuştu. Daha sonra, söz konusu manşet Dink’i hedef gösterdi.
Ogün Samast mahkemeye verdiği mektupta “Beni bu sürece götürenler şimdi her yerdeler. Ben suçlu değilim, Dink’i vatan haini gösteren manşetler suçlu. Ben burada yargılanırken, Dink’i hedef gösteren gazete manşetlerini atanlar, köşe yazılarını yazanlar neden yargılanmıyor” demişti.
Orhan Pamuk’ hedef gösteren gazete Hürriyet’i mi örnek alsınlar?
Orhan Pamuk’un İsviçre’de yayınlanan Tagesanzeiger gazetesinin Das Magazin isimli kültür ekine yaptığı “30 bin Kürt’ü ve bir milyon Ermeni’yi öldürdük, Türkiye’de hiç kimse bunu dile getirmeye cesaret edemiyor. Ben ediyorum” demişti. Türk milliyetçileri ve ırkçıları Pamuk’u hedef gösterdi. Hedef gösterenlerin başında Ertuğrul Özkök yönetimindeki Hürriyet Gazetesi geliyordu.
Bu örnekler herkesin hatırladığı örnekler, bunlar gibi yüzlercesi yazılabilir.
Hürriyet’in hedef gösterdiği hukukçular, politikacılar, sanatçılar, iş adamaları arşivlerde duruyor.
Hürriyet’in insanlığa karşı işlediği nefret suçu niteliğinde yüzlerce haberi ve köşe yazısı da Ahmet Hakan’ın yazdığı gazetenin arşivinde duruyor.
Peki, ne yapsın bu dalkavuklar Ahmet Hakan?
Seni gazeten gibi insanların katledilmesine sebep olacak hedef gösterecek haberler mi yapsınlar?
Senin gazeten gibi insanlığa karşı nefret suçu mu işlesinler?
Nefret suçu işleyerek insanların haksız yere hedef göstererek ölmelerine sebep olmaktansa Tayyip Erdoğan’a yandaş olmayı yeğleriz.
İstemeyiz gazetecilik sen ve abin Ertuğrul’a kalsın Ahmet Hakan.
Sana tavsiyem böyle ciddi konular yazarak kendini zor duruma düşürme.
Bırak memleket meselelerini, bırak yandaş medyayı.
Yok, açılımmış, yok IŞİD terörüymüş, yok İsrail’in Gazze katliamıymış, yok paralel yapının darbe girişimiymiş, HSYK seçimimiymiş boşver bunları.
Çünkü Hürriyet’in bu ülke insanına verecek bir demokrasi dersi olamaz.
Çünkü sen ve abin Ertuğrul’dan dalkavuk yandaşların alacak gazetecilik dersi de olamaz.
Sen de Ertuğrul Özkök’ün diğer projesi Ayşe Arman gibi ‘’Popom olmadan asla’’ türünden yazılar yaz.
