Söylenecek sözü en baştan söyleyerek başlayalım.
Biz darbeci paralel örgütün kumpas ve darbe girişimini anlatmak için paralel örgütün ağababasından, ağabeylerinden, onların emrindeki çakallardan ve yeni yetme soytarılarından çekinmedik, korkmadık.
Söyleyeceğimiz sözleri korktuğumuz için sahte isimlerin arkasına saklanarak söylemedik. Ayrıca korkmamıza, saklanmamıza gerek de yok.
Yasadışı darbe girişiminde bulanan, kumpas kurmak için yasadışı dinlemeler yapan, deşifre olduğunda inlerine çekilip oralardan sahte isimlerle psikolojik harekât yapmaya çalışan biz değiliz ki korkalım.
Ülkesine karşı darbe yapmaya çalışan, ülkesine karşı başka ülkelerle işbirliğine giren de biz değiliz.
Tam tersine bu suçları işleyenleri topluma anlatmaya çalışanlarız, darbelere, kumpaslara, bu ülkeye karşı yapılmış uluslararası işbirliklerine karşı koyanlarız.
Biz neye inanıyorsak onu söyler, ne söylersek onu yapar, ne yaparsak arkasında durur, gerekirse bedelini öderiz.
Zaten bundan dolayı medya ve son dönemde de sosyal medya üzerinden ağabeylerinin talimatı ile paralel çakalların ve soytarıların yalan ve iftiraları ile itibarsızlaştırma operasyonları ile karşı karşıya kalıyoruz.
Paralel örgütün 17 Aralık darbe girişimi öncesi de iftira, yalan ve manipülasyonlara itibarsızlaştırılma hedefi ile gerek Star Medya’ya gerek tek tek, gerekse yönetici ve çalışanlarına defalarca medya üzerinden psikolojik harekât yapıldı.
Ama bu itibarsızlaştırma operasyonları daha çok, faşistleşmiş Kemalistler, kendini solcu, milliyetçi olarak lanse eden darbeci medya tarafından yapılıyordu.
Yıllarca bu medyada çöreklenmiş çakallar ve soytarıların yalan haberlerini, psikoloji hareketlerini, iftiralarını teşhir etmek zorunda kaldık.
Daha sonra paralel örgütün 17 Aralık ve 25 Aralık darbe girişimleri ile teşhir olması ile bu sefer darbeci paralel örgütün emrindeki medya ve bu medyada görevli çakallar ve soytarıların yönettiği sosyal medya hesapları üzerinden de saldırılar başladı.
Ağababalarının isteği doğrultusunda paralel ağabeylerin talimatı ile paralel çakalların ardı arkası kesilmeden yalan, iftira ve manipülasyonlarla itibarsızlaştırma operasyonları yapılmaya başladı.
Çok kısa sürede daha önceki darbeci medya ile ittifak kuran paralel örgüt medyası onlarla paslaşarak çalışmaya başladılar.
Yapılan yalan haberleri sosyal medya üzerinden ortak çalışma ile itibarsızlaştırma operasyonlarına çevirerek beraber saldırmaya başladılar.
Birinin iftirası ortaya çıktığında hemen diğeri zıplayarak saldırmaya başlar oldu.
Şimdi faşistleşmiş Kemalistler, kendini solcu, milliyetçi olarak lanse eden darbeci medya ile darbeci paralel medya, darbe kardeşliği yapıyor.
Böylesi bir darbe kardeşi medya ittifakının her gün bir saldırısı ve iftirası ile karşı karşıya kalıyoruz.
Paralel ağabeylerin paralel çakallara son talimatıyla yine bir iftira ve itibarsızlaştırma kampanyası ile karşı karşıya kaldık.
Buradan şimdiye kadar bu çakalları muhatap almadım bundan sonrada muhatap alarak cevap vermeyeceğim.
Ağababalarının bu memleketin başına örmeye çalıştığı darbeyi teşhir ederken, çakalların ağabeylerini bile muhatap alıp cevap vermedik.
Biz uydurma isimlerle veya üstü kapalı mesajlarla sosyal medya üzerinden bir şeyler söyleme ihtiyacı duymayız, söyleyeceğimizi burada açıkça söyleriz.
Bu iftiraları atanların ismini burada yazarak onları muhatap almayacağız. Onlar bu iftiralarının hesabını hukuk önünde verecekler.
Tekrar söyleyelim, bu ülkeye karşı yabancı ülkelerle işbirliği yaparak, devlet sırlarını onlara vererek, ülke itibarını zedeleyici yalan haberleri yurt dışındaki işbirlikçilerine servis ederek, yasadışı dinlemeler, montajlı iftiralarla, devletin her kademesine sızarak yuvarlanmış bir paralel örgüt var. Bu örgüt bu ülkenin geleceğine ve istikrarlarına karşı darbe girişimde bulunmuş hala bu çabasını devam ettiriyor.
Biz bu darbe girişimini deşifre etmeye devam edeceğiz.
Attığınız iftiralar, yaptığınız yalan haberler, yürüttüğünüz itibarsızlaştırma operasyonları bizi sindirip korkutmaz.
Son söz; sizden korkan sizin gibi olsun.
Daha önce STAR gazetesinin kendisi ile ilgili İdris Bal’ın kehaneti haberinden dolayı mecliste yaptığı basın açıklamasında sergilediği şovu köşemde yazmıştım.
Bal bu şovunu bağlandığı TV programında da yapmaya yeltendi ama bu sefer yaptığı açıklamayla bir komediye imza attı.
Kanal A’da Mehmet Toprak’ın sunduğu ‘Apolitik’ programına katılan İdris Bal’ın canlı yayında Fatih Tezcan’ın sorusuna verdiği cevabı duyunca gülmeden edemedim.
Tezcan’ın “Meclis’teki basın toplantınız sırasında STAR gazetesini yırttınız. STAR gazetesini bu iddiaları dile getirdiğinden dolayı mı yırttınız? STAR gazetesini özel olarak yırtma nedeniniz neydi” sorusuna verdiği cevap şaka gibiydi.
Bir yandan gülümserken bir yandan da üzüldüm. Bizi temsil eden bir vekilin yaptığı bir hareket savunmak için böylesi komik bir açıklama yapması hakikaten üzücü.
Bakın İdris Bal STAR gazetesini neden yırtmış!
Tezcan’ın sorusuna İdris Bal “Şimdi ben orada Star Gazetesi nezlinde aslında iradesi üzerine ipotek koyduran tüm medyayı siyasetçileri ve bir zihniyeti yırttım ve çöpe attım. İddia ediyorum iradesinin üzerine ipotek koyduran herkes şahsına ve kendisini yaratana saygısızlık yapmış oluyor.” diye cevap verdi.
Bu açıklama şaka gibi değil de nedir?
Düşünsenize kendisini aday gösteren partiye Pensilvanya’dan gelen bir talimatla istifa eden biri söylüyor bunu.
Bu talimat meselesi bir iddia değil.
Pensilvanya’dan verilen talimatın ses kayıtları sosyal medyaya düşmüş hatta Başbakan bunun üzerine istifa eden vekilleri ‘tuzluk’ olarak nitelendirmişti.
Öyle mi İdris Bal, iradesinin üzerine ipotek koyduran herkes şahsına ve kendisini yaratana saygısızlık yapmış mı oluyor?
Yazılan köşe yazılarından atılan manşetlere hatta dizi senaryosunun onayını Pensilvanya’dan alan paralel medyanın gazetelerini ne yapacaksın İdris Bal?
Demek ki STAR gazetesi nezlinde aslında iradesi üzerine ipotek koyduran tüm medyayı siyasetçileri ve bir zihniyeti yırttın öyle mi?
Buna inanalım mı?
Üstelik programda STAR’ın yaptığı haberi doğrulayan sözleri söyledikten sonra bu açıklamayı yapmak komik olmadı mı İdris Bal?
Gazeteci Mustafa Nihat Yükselir yeni videosunda İstanbul Sözleşmesi neden gündeme geldi? başlığı ile istanbul Sözleşmesi…
İstanbul sözleşmesi sert tartışmalarla gündemdeki yerini koruyor. Tam adı “Kadına Yönelik Şiddet ve Aile İçi…
Gazeteci Mustafa Nihat Yükselir'in son günlerde en çok konuşulan Türkiye’de Sosyal Medya kapatılıyor mu? Sosyal…
Gazeteci Mustafa Nihat Yükselir, Cinsiyetçi ayrımcılık ve politik terörün mağduru kadınlar başlık videosunda Selahattin Demirtaş'ın…